Küçük Prens- Dev Bilgelik

/ Aralık 6, 2021/ Blog Yazıları

“Küçük Prens”
Yazar ve Çizer: Antoine de Saint-Exupéry
Çeviri: Tomris Uyar, Cemal Süreya
Can Yayınları, 2015

Bu hafta bir çoğumuzun çocuklukta okuyup, yetişkin olduğumuzda yeniden okumak istediğimiz bir kitaptan söz edeceğiz. “Küçük Prens”.

Öykü Fransız aristokrat, yazar ve askeri havacı Antoine de Saint-Exupéry tarafından yazılmış ve Fransa’daki Vichy rejimi tarafından Fransa’da yasaklandığı için, ilk kez Nisan 1943’te ABD’de yayınlanmış.

Küçük Prens, bir çocuk kitabı olmasına rağmen, yaşam, yetişkinler ve insan doğası hakkında gözlemler yapıp, basit gerçekleri hatırlatarak yetişkinlere de seslenmekte. Dünya çapında yaklaşık 140 milyon kopya ile şimdiye kadar yayınlanan en çok satan ve en çok çevirisi olan kitaplardan biri haline gelmiş.

Antoine de Saint-Exupéry

Kitabın ortaya çıkmasının da ilginç bir öyküsü var. İkinci Dünya Savaşı sırasında kitabın yazarı olan Antoine de Saint-Exupéry’nin uçağı Paris’ten Saigon’a giderken Sahra’ya düşer. Yoldan geçen bir Bedevi tarafından kurtarılana dek günlerce çölde aç ve susuz halüsinasyonlar görerek yürür.

Çölde yürürken, ilham perileri kendisine eşlik eder ve daha sonra olayı keyifli bir çocuk masalı olan “Küçük Prens”e dönüştürür.

Öykünün yayınlanmasından yalnızca bir yıl sonra 31 Temmuz 1944 de yazar Korsika’daki bir hava üssünden Özgür Fransız Hava Kuvvetleri için havalanır ve bir daha geri dönemez. 1998’de kimlik bileziği bulunur. Henüz 44 yaşında olan yazarın nasıl öldüğünü asla bilinmeyecektir.

Küçük Prens’in Öyküsü

Öyküde bir pilot uçağıyla Sahra çölüne düşer. Çok az yiyecek ve su ile kalan havacı, içinde kaldığı çıkmazı düşünüp endişelenirken, sarışın bir çocuk ona yaklaşır; ikisi arkadaş olurlar.

Kendisinin bir Prens olduğunu söyleyen çocuk, pilota küçük gezegeninden nasıl çıktığını, büyülü yolculuğunu ve farklı yetişkinlerle karşılaşmasını anlatır.

Gezegeninde, baobab ağacının kötü tohumlarının büyümesini önleyen Prens, mutlu ve rahat bir yaşam sürmektedir. Ta ki rüzgâr onun için bir tohum ekip, güzel ve gizemli bir gül bırakana kadar. Prens, dünyadaki ve diğer yerlerdeki tüm güzel ve tatlı yaratıklarda olduğu gibi ona işkence eden çiçeğe aklını ve kalbini verir.

Günün birinde gülü bir yalanla yakalayan Prens, artık ona güvenemeyeceğini anlar. Sevgiye olan inancını yitirerek, yalnızlığını gidermek ve hayatın gerçek anlamını bulmak için gezegeninden ayrılmaya karar verir. Prens o günden itibaren, altı farklı gezegeni ziyaret edip, farklı kişilerle karşılaşır Prens. Sonunda, dünya’ya ulaşır ve tüm diğer yeni şeylerin yanı sıra bir de gül bahçesine rastlar.  Bu onu çok şaşırtır ve üzer – çünkü o güne kadar kendi gülünün tek olduğuna inanmaktadır.

Kitap, çocukluğun büyüdükçe ‘zekâ’ ve kurnazlığa dönüşen masumiyeti ve bilgeliği üzerinde durmakta.

Yetişkinlerin, Küçük Prens’in hiçbir zaman anlayamadığı, hayatta çok az öneme sahip konularla nasıl ilgilendiklerine odaklanmakta. Çoğu yetişkinin arkadaşlık, aşk ve dünyanın güzelliği gibi hayattaki basit şeyleri nasıl kaçırdığını, çünkü zenginlik ve güç kazanmakla çok meşgul olduklarını vurgulamakta. İnsanlar rakamların veya paraya sahip olmanın önemli olduğuna inanmaları için kandırılırlar, ancak hayatlarının bir anlamı yoktur.

“Yetişkinler hiçbir şeyi kendi başlarına anlayamazlar. Çocukların her zaman onlara her şeyi açıklamaları gerekir. Bu da çocuklar için çok yorucu olabilir.”

Ahlaki alegori ve ruhsal bir otobiyografi olan “Küçük Prens”, okuyucuya, çoğu insanın bir şeyin yalnızca yüzeysel değeriyle ilgilendiğini, onu gerçekten anlamak için yüzeyin altına bakmanın önemli olduğunu öğretir.

Dünyanın en güzel şeyleri gözle görülemez ve elle dokunulamaz, yalnızca kalple hissedilir”, der Küçük Prens.

Prense en akıllıca tavsiye kurnaz bir tilki tarafından verilir. Tilki, gülden uzak kalmanın prensin kalbini daha da düşkün hale getirdiğini öne sürer. Ve en önemlisi insanın kendini sevdiği varlığa karş sorumlu hissetmesidir. Küçük prens, etrafta birçok gül olmasına rağmen, gülüne olan sevgisinin o gülü eşsiz kıldığını fark eder. İyileşen ve akıllanan prens, eve dönme zamanının geldiğinde karar verir.

2021 yılının son ayına girdiğimiz şu günlerde sevginin bizleri de iyileştirebilmesi umuduyla…

Share this Post