Çocuk Edebiyatında Çeviri
Çocuk kitabı alırken “Yerli bir yazarın yazdığı kitabı mı alsam, çeviri bir kitap mı” diye düşündünüz mü hiç?
Ya da, “Bugün çocuk kitapları pazarında telif eser mi, çeviri eser mi daha fazla”? sorusu aklınıza geldi mi?
Belki de fark ettiniz çeviri çocuk kitapları sayısının geçen yıllar içinde daha da arttığını…
Konunun akla getireceği daha başka sorular da var elbette:
- Çocuk kitabı çevirmek kolay mı?
- Çocuk kitabını kimler çevirmeli?
- Çocuk kitabı çevirirken nelere dikkat edilir?
- Çocuk kitabı çevirmekle yetişkinler için kitap çevirmek farklı mı?
Bugün çok kısa bir özet sunuyoruz size çeviri çocuk kitabı konusunda.
Çeviri Kitabın Özelliği
Çocuklar için olsun, yetişkinler için olsun çeviri yapmanın, farklı kültürler arasında bir köprü kurduğu çok söylenmiş bir sözdür. Çocuk kitapları çevirisi de çocuklarımızı bildikleri ortamdan alıp, kısa bir süre için farklı dünyalara götürür. Başka yaşamlar, başka ortamlar olduğunu gösterir. Hayalinde bu dünyalara ayak basıp, yeni deneyimler yaşamasına yol açar. Bilgi haznesi zenginleşir.
Ne var ki, her çeviri çocuk kitabı başka bir kültürü açık açık gözler önüne sermeyebilir. Anlatılan olaylar dünyanın neresinde olursa olsun her ülkede var olan bir yerde, örneğin bir parkta ya da bir okulda geçebilir. Karakterler her ülkede karşılaşılan anne-baba ya da öğretmen olabilir. Çocuğun ilgisini çekecek bir konuyu ele alıp, küçük okurun ilgiyle izlemesini sağlamak, iyi bir çocuk kitabı olması için yeterlidir. Böylesi kitapların çeviri eser olduğunu belki kahramanın isminin yabancı bir isim olmasından anlarız.
Bazı çeviri kitaplar ise farklı bir kültürden isimlerin yanı sıra o kültüre özgü geleneklerden, değişik yaşam şartlarından, çocuk okurun içinde yaşadığı ortamda bulunmayan yapılardan, araçlardan, alışkanlıklardan söz eder. Bu kitapların farklı bir kültürü tanıtmak gibi bir artı özelliği vardır.
Öyle ya da böyle, çeviri çocuk kitabından söz ediyorsak önemli olan öncelikle o kitabın dili düzgün, içeriği çocuğa göre olmalıdır.
Zor İştir Çocuk Kitabı Çevirmek
Çeviri kitapta kullanılan dilin düzgün olması çevirmenin bilgi birikimi, yetenek ve becerisine bağlıdır. Yetişkinler için kitap çeviren kişiden beklendiği gibi, çocuk kitabı çevirmeninin de yabancı dil bilgisinden önce kendi dilini (erek dil) çok iyi biliyor olması gerekir.
Çevirmen, ana dilini çok iyi kullanabilmenin yanı sıra deyimler ve güncel konuşma özellikleri gibi kendi kültürüne ait zenginliklerden de haberdar olmalıdır. Yabancı dilden sözcükleri birebir çevirmek yerine kendi kültüründe aynı anlamı verecek deyimlerle anlamı aktarmanın nerede gerekli olduğunu, iyi bir çevirmenin bilmesi gerekir.
Çeviri kitaptaki dil, kitap başka dilde değil de kendi dilimizde yazılmış gibi akıcı olmalı, kulağı tırmalayan, kulağa ters gelen tek bir sözcük bulunmamalıdır. Öte yandan, çevrilmekte olan kitabın hangi yaş grubuna yönelik olduğu unutulmamalı ve sözcükler o yaştaki çocuğun sözcük dağarına uygun olmalıdır. Sonuçta ortaya çıkan çeviri metinde çocuk diline yakın bir dil kullanılmış olmalıdır.
Çeviri yaparken çocuk kitabının (özellikle de küçük çocuklar için ise) zaman zaman bir yetişkin tarafından çocuğa okunacağı da unutulmamalı, dilin sesli okunabilirliği göz ardı edilmemelidir. Bunun için sözcük seçimi üzerinde dikkatle durmalı, gerektiğinde aliterasyon gibi edebiyat özelliklerinden yararlanılmalıdır.
İyi bir çevirmen, çevirmekte olduğu kitabın yazıldığı ülkenin dilini (kaynak dil) bildiği gibi o ülkenin kültürünü de bilir. Bu bilgisi metindeki kültürel öğeleri çocuğa doğru olarak aktarmakta en büyük yardımcısıdır.
Çocuğa yabancı olan bir kültürü yansıtırken, zaman zaman çeviriye kaynak metinde olmayan bir açıklama eklemek gerekebilir. Böyle durumlarda çevirmen, kitabın yazarı ya da yabancı ülkedeki yayınevine de danışıp görüş alış verişi yaparak, fazla bir cümleyle metne açıklık getirebilir. Çok küçük olmayan çocuklara yönelik kitaplarda bu ek açıklama için dip not kullanmak da bir çözüm olabilir.
Hangi ülkeden olursa olsun, önemli olan yabancı bir kültürden dilimize çevrilecek çocuk kitabının çocuğa göre ve çocuk bakışıyla yazılmış, okurunun ilgisini çekecek, hayal dünyasını geliştirecek özelliklere sahip olmasıdır. Bu özelliklere ek olarak başka dünyaları tanıtması, farklılıklara duyarlılık kazandırması da çocuklarımızın yaşamına ekleyeceğimiz bir zenginliktir. Böyle kitapları başarıyla dilimize aktararak çocuklarımıza ulaştırmak da öncelikle çevirmenlerin, sonra da editör ve yayıncıların sorumluluğudur.