Dünya Tarihinin En Eski Epik Şiiri- Ölümsüz Gılgamış Destanı

/ Ocak 11, 2021/ Blog Yazıları

1850 yılında şimdiki Irak’ın bulunduğu Mezopotamya’da bir dizi kil tablet gün ışığına çıkmıştı. Süratle İngiltere’deki British Museum’a gönderilen tabletler, burada tozlu ambarlarda on beş yıl kadar bekletildikten sonra, 1865 yılında, George Smith adında genç bir adam, tabletlerde yazılı olan çivi yazısını deşifre etmekle görevlendirildi. Smith, yedi yıl boyunca bu kil tabletler üzerinde yorulmadan çalıştı ve 1872’de, günümüzde Gılgamış Destanı olarak bilinen, dünya tarihinin hayatta kalan en eski epik şiirini yayınladı.

Eski Babil tabletleri olarak da bilinen ve Gılgamış’ın hikâyesini içeren tabletler, MÖ 1800 yıllarında yani Homeros’tan yaklaşık bin yıl önce yazılmış. İlyada veya Odysseia’dan bile daha eski olan tabletlerin sadece 11 tanesi bulunmuştur. Tabletler eksik olduğu için destan metninin tamamı elde edilememiştir.

Gılgamış’ın Öyküsü

Tabletlerdeki metne göre destan, Uruk Kralı Gılgamış’ın özelliklerini övgüyle anlatarak başlar. Yarı insan, yarı tanrı olan kral, karada ve denizde olan biten her şeyi bilen yenilmez bir savaşçıdır. Destanının, diğer bölümlerinde ise onun başından geçen serüvenler anlatılmakta.

İlk serüven Gılgamış ile Gök tanrısı Anu arasında geçer. Halkına acımasız davrandığı için Gılgamış’a öfkelenen Anu, onu öldürmek için vahşi bir hayvan olan Enkidu’yu üzerine salar. Enkidu ile Gılgamış arasındaki savaşta Gılgamış üstün gelir. Daha sonra Enkidu Gılgamış’ın en yakın dostu ve yardımcısı olur.

Gılgamış’la evlenmek isteyen tanrıça İştar, Gılgamış tarafından reddedilince her ikisine de saldırması için üzerlerine Cennetin Boğasını gönderir. Ancak iki savaşçı onu öldürürler. Buna çok kızan İştar’ın karşılığında Enkidu’yu öldürmesiyle destanı’nın ilk yarısı sona erer.

Destanın bundan sonraki bölümüyle ilgili tabletler bulunamamış olsa da, devamının yer aldığı, Gılgamış’ın Enkidu için yaktığı ağıtı, düzenlediği görkemli cenaze törenini, sonunda Enkidu’nun ölüler dünyasına göçtüğünü anlatan tabletler bulunmuştur.

İkinci bölüm ‘Büyük Tufan’la başlar. Destanı’nın en önemli özelliklerinden biri de, anlattığı ‘Tufan’ öyküsünün, üç büyük dinin kutsal kitaplarında da yer almasıdır.  Tufandan sonra arkadaşı Enkidu’nun ölümünden çok etkilenen Gılgamış, ebedi yaşamı aramaya başlar. Ona anlatılanlar doğrultusunda büyük tufandan kurtulmuş olan ve ölümsüzlüğün sırrını bildiğine inanılan Utnapiştim’i bulmaya çalışır.

Utnapiştim’i bulan ve onun verdiği ölümsüzlük otuyla gençliğine yeniden dönmeye ve ölümsüzlüğe kavuşmaya hazırlanan kral, otu bir yılana kaptırır ve krallığı Uruk’a eli boş döner.

Gılgamış böylece tanrılar tarafından ölümlü olarak yaratılmış olan insan için ölümsüzlük olasılığının olmadığını öğrenir; ancak öldükten sonra adı konuşulmaya devam ederse kişi ölümsüzlük elde edebilmektedir. Gılgamış’ın bunu elde etmiş olduğunun bir kanıtı olan destan, onun gerçek ölüm karşısındaki yenilgisiyle biter.

Gılgamış ve Homeros

Toplam 2 bin 900 satır olduğu tahmin edilen destanın en önemli bölümleri eksiktir. Sadece yüzde 60’ı tam olarak bulunan ve şiir formatında yazılmış olan metinde bazı dizelerin başı ve sonu bulunmamaktadır.

Destanının Homeros’u etkilemiş olduğunu ve o olmadan “İlyada” nın ortaya çıkamayacağını düşünenler vardır. Bununla birlikte “İlyada” bulunan insanlığın geleceğine karar veren büyük savaşlar veya yeraltı dünyasına yapılan yolculuklar yoktur, “Gılgamış Destanı”ında yalnızca bir arayış yolculuğu bulunmaktadır ve destan olarak adlandırılsa da, odak noktası tamamen insan karakterleri üzerine yapılandırılmıştır.

Çocuklar İçin Gılgamış

Yıllar içinde bir çok yazar ve çizer tarafından çocuk kitabı olarak da düzenlenen destanın, ülkemizde de yayınlanmış bir çok örneği vardır. Bunlar arasında Nuran Turan’ın “Türkçe Tema Hikayeleri-Gılgamış“ını, (Martı Yayınları) Ahmet Köklügiller’in yazıp, Mustafa Deliğoğlu’nun resimlediği „Gılgamış“ı, (Can Çocuk Yayınları) yine Mustafa Delioğlu’nun resimleyip Bilgin Adalı’nın’ın yazdığı „Gençler İçin Gılgamış Destanı“nı (Yapı Kredi Yayınları) sayabiliriz.

Burada değinmeden geçmek istemediğimiz diğer bir kitap ise 2017 yılında aramızdan ayrılan ve çok sayıda çocuk kitapları resimlemiş olan Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Bölümünden Prof. Dr. Nazan Erkmen’in resimlemiş olduğu „Gılgamış Destanı“dır.

“Gılgamış”
Yazar/Çizer: Nazan Erkmen

Güzel bir hafta geçirmenizi dileriz.

Share this Post