Merhaba Edebiyat – Edebiyatın Çocuk Gelişimine Katkısı – 1
Edebiyatın çocuk gelişimine katkısı nasıl olur? Hiç düşündünüz mü? Gelin konuyu birlikte irdeleyelim:
Ninniler
Daha küçücük oldukları günlerden başlayarak ninniler söyledik çocuklarımıza:
“Uysun da büyüsün, ninni.
Tıpış tıpış yürüsün, ninni” dedik.
“Biz biz idik, biz idik.
Otuziki kız idik.
Bir tahtaya dizildik.
Tahta bizi almadı,
Adalara salmadı” gibi tekerlemelerle seslendik kulaklarına.
Masallar
Sonra masal anlatmaya başladık “Evvel zaman içinde,
Kalbur saman içinde.
Develer tellâl olmuş
Eski hamam içinde” diyerek.
Böylece çocuklarımız ilk kez edebiyatla tanıştı.
Yaşamın dile yansımasıdır Edebiyat. Hammaddesi yaşamdır.
Kısaca, biz bilerek, bilmeyerek çocuklarımızı ninni, tekerleme, masal gibi sözlü edebiyatla tanıştırınca, edebiyat onların yaşamındaki görevini yapmaya başlar. Görevi, o küçücük çocuğun gelişmesine katkıda bulunmak; onun bilgili ve bilinçli, çağdaş bir birey olmasını sağlamaktır.
Kitapların Çocuk Gelişimine Katkısı
Kısaca söylemek gerekirse, edebiyatı yaşamımıza taşıyan en bildik araç kitaptır. Dolayısıyla, gelin, kitaplardan söz eden bir çocuğun yıllar içinde anlattıklarına kulak verip edebiyatın gelişimine katkısını izleyelim:
Annem beni sık sık kucağına oturtup eline bir şey alarak gösteriyor. Kitapmış. Şu anda elimi uzatıp tutmaya çalışıyorum. Bir o sayfaya, bir bu sayfaya bakayım derken gözlerim daha kolay hareket etmeye başlıyor. Göz kaslarım gelişiyor.
Bunun yanısıra, beni yıkayacakları zaman bile bir kitabı getirip suya atıyorlar. Banyo kitabıymış bu. Öyle renkli ki… Suyun içinde de onu tutmaya, sayfaları çevirmeye çalışıyorum. Zaman zaman elimden kayıyor ama başaracağım. Tekrar tekrar deniyorum. Çok eğlenceli. Beni yıkarlarken şu kitap denen şeyle oynuyorum. El, kol, parmak kaslarım gelişiyor.
Şimdi yeni bir kitap verdiler elime. Sayfaları çok kalın. Aaaaa! Delikleri de var! Parmaklarımı bu deliklerden geçiriyorum. Çok eğlenceli. Babam sayfaları çevirdikçe renkler, şekiller gösteriyor. Hem de hepsinin ayrı bir adı var. Babam onları tekrarlıyor. Böylelikle, ben devsesleri tanıyor, öğreniyorum. Anlamak için dikkatle dinliyorum. Aklımla birlikte işitme duyum gelişiyor.
Bir başka kitap daha. Kediye benziyor. Tüyleri bile var. Üstelik basatırınca “Miyav” diye ses çıkartıyor. Ben de deniyorum. Kolay değil ama, çabalıyorum. Bazen de başarıyorum. Ben parmağımı iyice bastırabilirsem kedi miyavlıyor. Parmaklarımın güçlendiğini duyumsuyorum.
Bu kedinin bir de öyküsü var. Annem çok güzel okuyor öyküyü. Dikkatle dinliyorum. Ben de onun gibi okumak istiyorum. Benzer sesler çıkartmaya çalışıyorum. Bir gün aynı sesleri çıkartabileceğime inanıyorum. Tekrar tekrar çabalıyorum.
Yazının devamı:
Merhaba Edebiyat – Edebiyatın Çocuk Gelişimine Katkısı – 2
Okumak isteyebileceğiniz yazılar: